Dolgu Madde Enjeksiyonu
Dolgu maddesi enjeksiyonu, genellikle yüzde yaşlanma ile oluşmuş derin çizgileri ve çukurları doldurmak, dudakları kalınlaştırmak bazen de kontürleri düzeltmek için yapılır. Bu amaçla cilt altında kullanılan malzemelere “dolgu maddeleri” denir.
Dolgu maddeleri, genellikle sentetik olarak kimyasal reaksiyonlar sonucunda laboratuvarlarda elde edilen ürünlerden oluşur. Vücutta bulunan bazı maddelerin eş değerlerinden veya bunların yerine konulabilecek kimyasal sentetik maddelerden faydalanılmaktadır. Sentetik ürünlerin bazılarının düşük oranda olmakla birlikte alerji oluşturma riski bulunmaktadır.
En sık kullanılan ürünlerin ana maddesini oluşturan “hyaluronik asit”, normalde vücudumuzda deride, kemikte, kıkırdak dokuda ve birçok dokumuzun içerisinde doğal olarak bulunmaktadır. Bu ürünlerin yanı sıra kişinin kendisinden liposuction ile alınan yağ ve dermisten oluşan doku kokteylleri ve eski izlerinin altındaki iyileşme dokuları da bu amaçla sıklıkla kullanılmaktadır. Bu dolgu materyallerinin kalıcılığı değişken olmakla birlikte en uzun süre kalıcılığı olanlar kişinin kendi dokularından hazırlanan ürünlerdir.
Yağ Enjeksiyonu
Karın, bacaklar veya kalçadan vakumlu bir enjektör yardımıyla elde edilen yağ hücreleri, bir dizi süzme işlemiyle gereksiz artıklardan ayrıldıktan sonra özel bir uygulama aleti yardımıyla vücudun herhangi başka bir bölgesine nakledilebilmektedir. Yağ hücreleri nakledildikleri yerde beslenebildikleri oranda yaşarlar ve kalıcı bir dolgunluğa neden olurlar. Genellikle nakledilen tüm yağ hücreleri, yaşayamaz. Ancak dikkatli bir yağ enjeksiyonuyla %70’e varan oranda canlı kalabilirler. Genellikle lokal anestezi altında yapılabilen bu işlem diğer dolgu materyallerine oranla çok daha güvenli, doğal ve kısmen de olsa kalıcı bir sonuç elde edilmesini sağlamaktadır. Gerekli görülürse aynı bölgeye tekrar yağ enjeksiyonu da düşünülebilir.
Hyalüronik Asit (Restylane)
Hyalüronik asit, insan cilt altı dokusunun yapıtaşlarından birisidir. Doğal olarak tüm insan ve hayvanlarda bulunur. Hayvansal kökenli hyalüronik asitler uzun yıllardır dolgu materyali olarak kullanılmaktadır. Ancak hayvansal kökenli proteinler istenmeyen alerjik doku reaksiyonlarına yol açabilmektedirler. Son yıllarda laboratuvarda sentetik olarak üretilmeye başlanmıştır. Sentetik hyalüronik asit (Restylane) çok daha güvenle doku dolgu materyali olarak kullanılabilmektedir. Hyalüronik asit enjeksiyonu, ameliyathane şartları gerektirmeyen, genellikle herhangi bir anestezi işlemi uygulanmadan yapılan bir işlemdir. Materyal kalıcı değildir, 6-12 ay içinde tamamen erir. Tekrar uygulanması her zaman mümkündür.