
Sermatoselp
Spermatosel Nedir ve Hangi Sıklıkta Görülür?
Spermatosel; içinde sütümsü renkte sıvı bir madde bulunan kese şeklindeki bir oluşumdur. İçindeki sıvıda sperm bulunabildiği için “spermatik kist” olarak da adlandırılmaktadır. Testisten ayrı, testisin üst kutbuna komşu “epididim” adı verilen sperm taşıyıcı kanalda yerleşim göstermektedir. Erişkinlerde yapılan skrotal ultrasonografi uygulamalarında yüzde 30’lara varan oranda saptanabilmektedir.
Spermatoselin Nedeni Nedir?
İnsanda oluşma nedeni, kesin olarak bilinmemektedir. Nedeni ve oluşum mekanizması yalnızca farelerde araştırılmış olup, yaşlanmanın etkisiyle testisten çıkan sperm taşıyıcı kanalların ölü sperm hücreleri ile bu kanalların içini döşeyen hücrelerle tıkanması sonucunda oluştuğu öne sürülmektedir.
Spermatoselin Belirtileri ve Doğal Seyri
Sık görülmelerine rağmen, nispeten küçük olan boyutları ve kist sıvılarının mikrop öldürücü özellik göstermesi nedeniyle yıllar boyu ağrı ve iltihap gibi hiçbir belirti göstermeden kalabilmektedir. Kist çapı genellikle 1–2 cm.den küçüktür. Hiç büyümeden aynı boyutta kalabildiği gibi zamanla büyüyerek torbada ele gelen kitle ve nadiren de ağrı şikâyetine yol açabilmektedir. Kistler iyi huyludur, kansere dönüşmez ve yaşla birlikte görülme sıklığı artmaktadır. Erkek faktörüne bağlı çocuk sahibi olamayan (infertil) kişilerde saptanan spermatoselin içeriğinden elde edilen sperm, üremeye yardımcı tedavi yöntemlerinde kullanılabilmektedir.
Spermatosel Nasıl Teşhis Edilir?
Yavaş büyüyen, ağrısız kitle öyküsü ve fizik muayene ile tanı koymak genelde mümkündür. Hastalar bazen kendi kendilerine elle kitleyi hissedebilmektedir. Fizik muayenede spermatosel testisten ayrı, hareketli, yumuşak bir kitle olarak ele gelir ve transilluminasyon (ışık geçirgenliği) verir. Işık geçirgenliği, kitlenin sıvı ile dolu olduğunun göstergesidir. Genellikle tek görülürken bazen birden fazla sayıda kist de olabilmektedir. Fizik muayeneye ek olarak skrotal ultrasonografi tetkiki ile tanı doğrulanabilmektedir. Çabuk yapılabilen ve nispeten ucuz olan ultrasonografi incelemesinde iyi sınırlı, hipoekoik, düzgün konturlu, posterior akustik gölgelenme veren kistik kitle olarak tanımlanmaktadır. Tanı için başka tetkiklere gereksinim duyulmamakta, bununla birlikte ultrasonografi incelemesinde şüpheli bulgular varsa gerçek tanıyı koymak için manyetik rezonans görüntüleme tetkiki yapılabilmektedir.
Spermatosel Hastalığının Tedavisi
Küçük ve herhangi bir şikâyete neden olmayan spermatosellerin tedavi edilmesine gerek yoktur. Ağrı yakınması olan hastalara ağrı kesici ilaçlar verilebilir fakat bu ilaçlar kistleri ortadan kaldırmaz, sadece ağrıyı azaltmaya yönelik bir tedavidir. Ele gelen kitle, kozmetik görünüm bozukluğu ve ağrı gibi yakınmalara neden olan kistlerin cerrahi olarak çıkarılması önerilmektedir. Tanısal ve tedavi amaçlı iğneyle boşaltma ve ardından kist içine ilaç verilmesinin (skleroterapi) spermatosel tedavisinde iltihap ve tekrarlama riski nedeniyle bir değeri bulunmamaktadır. Ameliyat ile kasıktan veya torba üzerinden yapılan cerrahi bir kesi ile epididim ve vaz deferens denilen sperm taşıyıcı kanallara zarar vermeden spermatosel çıkartılmaktadır. Operasyon ile ilgili komplikasyonları azaltmak için mikro-cerrahi yöntemler (operasyon mikroskobu, görüntü büyütücü özel gözlükler) kullanılması gerekmektedir. Operasyon lokal, genel, bölgesel (spinal veya epidural) anestezi altında uygulanabilmektedir.
Spermatosel Tedavisinin Komplikasyonları
Spermatosel tedavisinin önemli komplikasyonları; hidrosel (testis etrafında sıvı toplanması), epididim ve vaz deferensin yaralanması, ameliyat bölgesinde ödem, kızarıklık ve yara enfeksiyonu gelişmesidir. Yine testis ve testisi besleyen damarlar hasar görebilir, bu durum testis iltihabı ve testisin küçülmesine neden olabilmektedir. Torba içinde kan pıhtısı birikebilir. Bu durum torba içinde şişliğe ve ağrıya neden olabilir. Komplikasyon gelişmesi durumunda ek bir cerrahi girişim gerekebilmektedir. Hastalığın tekrar oluşması kistin tam olmayan çıkarılmasına bağlı olabileceği gibi, gözle görülemeyen mikroskobik boyuttaki kistlerin zamanla büyümesi sonucunda görülebilmektedir.
Ayrıca operasyon sırasında uygulanan anestezi tipine göre (genel, bölgesel, lokal) ek bazı riskler bulunmaktadır. Lokal anestezik maddelere karşı alerji, yüksek doza bağlı konvülsiyon, kalp ritim bozukluğu, tansiyon düşmesi ve şuur kaybı, ağız ve dil çevresinde uyuşma ve kulak çınlamaları gözlenebilmektedir. Spinal veya epidural anesteziler sonrası sırt ve baş ağrıları, geçici bir süre idrar yapamama, tansiyon düşmesi ve kalp ritim hızında düşme, solunum yetmezliği, epidural veya subdural hematom, menenjit, nörolojik ve kalp-dolaşım sistemi bozuklukları gelişebilir. Genel anestezi uygulanan olgularda da hava yolu hasarları (diş, çene kemiği, gırtlak ve ses telleri), hava embolisi, gözde bozukluklar (kornea sıyrığı, optik nörit) ve yine kalp-dolaşım sistemi bozuklukları olabilmektedir.
Şişman, kontrolsüz şeker hastalığı olan ve sigara içen kişilerde akciğer ve yara iltihabı riski, kalp ve akciğer komplikasyonları, tromboz riski artmaktadır.
Yukarıdaki durumlarda gelişen komplikasyona bağlı tedavi ve girişim uygulanmaktadır.
Cerrahi Girişimin Süresi ve Hastanede Kalış Süresi
Ameliyat, günü birlik cerrahi (hastanın operasyon günü gelip operasyondan belirli bir süre sonra aynı gün evine dönmesi) şeklinde olabileceği gibi, ameliyatın gidişatı ve anesteziye bağlı değişiklikler nedeniyle, hasta geceyi hastanede geçirip ertesi gün hastaneden taburcu edilebilir. Spermatosel tedavisinde işlem uygulayan kişi ve hastaya bağlı değişkenlik göstermekle birlikte tek taraflı hastalıkta 30–45 dakika, her iki tarafta hastalık varlığında 45–60 dakika civarındadır. Çıkartılan materyal hekim tarafından gerekli görülürse patolojik değerlendirmeye alınabilir.
Spermatosel Tedavisinin Sonuçları Nelerdir?
Acil olmayan şartlarda yapılan ve komplikasyon gelişmeyen ameliyatlarda başarı (torbadaki kistin tamamen çıkarılması) oranı yüzde 90’ın üzerinde yer almaktadır. Operasyon sonrasında komplikasyon gelişen ve çocuk sahibi olmayan ya da ileride çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerde uzun dönemde kısırlık sorunları ortaya çıkabilmektedir.
Tedavi Sonrası Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir?
Spermatosel operasyonu sonrası genellikle evde 1 günlük dinlenmeden sonra günlük işler yapılabilmektedir. Cilt için vücut tarafından emilen dikiş materyali kullanıldığından yaklaşık 7 gün sonra dikişler kendiliğinden erir, bu nedenle dikiş aldırmak gerekmez ve bu süre sonunda banyo yapılabilmektedir. Operasyon sonrası torbanın yukarıya kaldırılıp desteklenmesi için hastaya genellikle suspansuar külot giydirilir ve bu külotun en az bir hafta devamlı giyilmesi tavsiye edilmektedir. Genellikle operasyon sonrası bir hafta koruyucu antibiyotik, ağrı ve inflamasyon için analjezik-antiinflamatuar ilaç tedavisi verilir ve hastanın bunları ağızdan kullanması önerilmektedir. Yaklaşık iki hafta sonra cinsel ilişkiye girilmesine ve dört hafta sonra ağır aktivitelere ve spor aktivitelerine izin verilmektedir. Operasyondan 7–10 gün sonra yara yeri iyileşmesi ve iltihap kontrolü açısından, 3 ay sonrada genel kontrole gelinmesi önerilmektedir. Daha sonra tedavi sonrası rutin bir izlemeye gerek bulunmamaktadır.